İskoçların müziğe verdiği önemin içinde kuşkusuz ki ulusal çalgıları olan ve kültürleriyle özdeşlemiş gaydanın yeri büyüktür. İskoçya seyahatin sırasında özellikle şehir merkezindeysen her köşede karşılaşabileceğin bu enstrümanı biraz daha yakından tanıtmak istedik.
Şimdi Scotch’unu hazırla, buradan bir çalma listesi seç ve müzikle dolu bu yazıya göz at.
Gaydanın Gizemi
Aslında gaydanın, İskoçya’ya nasıl geldiği tarih kitaplarında biraz puslu kalmış bir konudur. Bazılarına göre ilk kez M.Ö. 1000’li yıllarda Hititlerin yaptığı bir oyma eserde görüldüğü için tarihi Hititlere kadar uzanır. Bazıları ise gaydanın işgalci Romalılar tarafından ülkeye getirildiğine inanır. Ama kesin olan bir şey var ki, çağlar boyunca dünyanın farklı bölgelerinde görülen bu müzik aleti evini İskoçya’da bulmuştur. Gayda çalmanın rakım arttıkça kolaylaşması da bunu kanıtlayan büyülü bir detay olsa gerek… Peki gayda İskoç kimliğiyle nasıl bu kadar özdeşleşti?
Müzik Aleti Mi Savaş Silahı Mı?
Gaydanın bir savaş meydanında bilinen ilk kullanımı 1547 yılındaki Pinkie Muharebesi sırasında olmuştur. Önceden kullanılan trompetler gaydayla değiştirilmiş, bu enstrümanın keskin sesinin düşmanı daha çok korkutacağı düşünülmüştür. O günden sonra gayda birçok savaşa İskoçlarla birlikte gitmiş, 18. Yüzyıl başındaki Highlands ayaklanmaları sırasında yasal olarak “savaş silahı” olarak kabul edilmiştir. Dolayısıyla bir müzik aleti olmasına rağmen İngiliz Hükümeti tarafından silah taşıma yasağı başlığı altında uzun bir süre yasaklanmış, zamanla ekoseyle birlikte İskoçlarla en çok özdeşleşen sembollerden biri haline gelmiştir.
Gayda ve Festival Ruhu
Gaydanın kullanımı elbette savaş zamanlarıyla sınırlı kalmadı; şanslıyız ki günümüzde korkutmak için değil ancak eğlendirmek için kullanılıyor. Üstelik İskoçların ruhunu harekete geçiren bu müzik aleti sadece İskoçya topraklarında değil, başka birçok ülkede çok sevildiğinden her yıl bu ülkelerde sadece gaydaya adanan müzik festivalleri bile düzenleniyor. Çekya’daki köklü Uluslararası Strakonice Gayda Festivali bunlardan biri.
Kuzey Amerika’ya geldiğimizdeyse bu müzik aletine daha hüzünlü bir görev verilmiş durumda. Gayda, Kanada ve Amerika’da gayda cenazelerde ve anma törenlerinde en çok kullanılan müzik aletlerinden biri. Özellikle de itfaiye, ordu ve polis güçlerine ait törenlerde.
Gaydadan Tuluma
İskoçya’nın eşsiz ve yeşilin her tonunu barındıran doğası, nemli, puslu ancak bir o kadar da temiz havası Karadeniz’e sıkça benzetilir. Doğası ve iklimi benzer olan bu topraklar, aslında kendileriyle özdeşleşmiş ve benzer ezgileri paylaşan iki müzik aleti olan gayda ve tulum ile de birbirlerine yakın olarak görülebilirler.
Elbette bu biraz romantik bir bakış açısı olabilir; zira gayda ve tulum aslında birbirinden epey farklı müzik aletleridir. Görsel benzerliklerini bir tarafa koyarsak, farklarının başında kol sayısı gelir. Tulumun tek bir kolu varken gaydanın birden çok kolu bulunur. Ayrıca gaydanın farklı pes sesleri kontrol edebilen ayrı bir borusu vardır ancak tulumda bu boru bulunmaz ve iki müzik enstrümanı arasındaki en büyük ses farkı da burada ortaya çıkar. Gayda buna ek olarak, tuluma kıyasla daha yankılı bir sese sahiptir.
Birbirlerinden binlerce kilometre ötedeki birbirine benzer topraklarda yine birbirini andıran bu müzik aletlerinin kültürün bir parçası olmasının en önemli nedeni bizce o ezgilerin kilometrelerce süzülmesini sağlayan doğaları. Sen ne dersin?
Gaydaya Dair Birkaç İlginç Bilgi
1- Gaydanın sesi 15 km öteden bile duyulabilir.
2- Tarih boyunca iki kez çalınması yasaklanmıştır.
3- İngiltere Kraliçesi’nin en sevdiği enstrümanlardan biridir.
4- AC/DC grubunun solisti Bon Scott’un konserlerinde çaldığı bir müzik aletidir.
Gaydanın, İskoçların kalbinde ve kültürlerinde daima özel bir yer tutacağı kesin. Sen de bu kültüre dair İskoçya seyahatinde sokak başlarında gördüğün gayda çalan müzisyenlerden biraz daha fazlasını istersen pek çok yerde bulabileceğin “akşam yemeği ve gayda” konseptlerinden birini deneyebilir, İskoç ruhunu doyasıya yaşayabilirsin.
Şimdiden hem ruhun hem de miden için afiyet olsun! 🙂